Yatay Entegrasyon Tanım ve Örnek |
YATAY BÜTÜNLEŞME
İçindekiler:
Nedir:
Bir şirket bir dizi rakip satın aldığında, yatay entegrasyon oluşur. Dikey entegrasyonun tam tersidir, bu durumda ebeveynler bir ürünün yaşam döngüsünün her aşamasında işletmeleri satın alır (yani, tedarikçileri, dağıtıcıları, toptancıları ve perakendecileri satın alır).
Nasıl çalışır? (Örnek):
Yatay entegrasyon, birçok sektöre ait bir dizi küçük şirketten oluşan şirketler olan şirketler arasında en yaygın olanıdır.
Konglomeralar genellikle bir ana ve bir çok alt kuruluştan oluşur. Ana ortaklık, her bir bağlı kuruluşun kontrol edilen bir hissesine sahiptir (eğer olmasa da) ve bu bağlı ortaklıklar genellikle organik büyüme yerine edinme yoluyla oluşur. Birçok durumda, şirketler belirli bir piyasayı tekelleştirmeye çalıştıkları için holdingler haline gelirler. Bunu yatay entegrasyon ile yaparlar.
Çoğu durumda, bir holdingin her bir bağlı şirketi holdingin diğer işletmelerinden bağımsız olarak çalışır (bağlı şirketlerin yöneticileri ana şirketteki yöneticiler için çalışsa da).
Neden Önemlidir?
"Parçalar bütünden daha değerlidir" sloganı, yatay entegrasyonun ardındaki fikirdir. Aynı zamanda birçok şirketin küreselleşmeye yönelik stratejileri, yabancı rakipleri satın almak için satın almakta.
Özellikle şirketler arasında, paylaşılan veya azaltılmış maliyetlerin getirdiği çeşitlilik ve verimlilikler, yatay entegrasyonun genel risk profillerini azaltarak şirketlere fayda sağlayabileceği anlamına geliyor.. Farklı pazar segmentlerine katılım, şirketin sahip olduğu herhangi bir işletmenin iş çevrimlerine daha az duyarlı hale gelebileceği anlamına da gelir. Bu da yüksek değerde hisse senedi yaratılmasına yardımcı olur (daha fazla şirket elde etmek için para olarak kullanılabilir).
Bununla birlikte, yatay entegrasyon da zorluklar yaratır. Entegrasyon, şirketi o kadar büyük kılabilir ki, verimli bir şekilde yönetilmesi zordur. Herhangi bir satın almada olduğu gibi, şirket beklenen maliyet tasarruflarını gerçekleştiremeyebilir. Bu, yönetim problemleri yaratan ve hissedar getirilerini azaltan bir odak eksikliğine yol açabilir. (Bu da, şirketlerin genellikle iştirakleri tek başına var olan kuruluşlara "neden" dönüştürdükleridir.)